Engellilik Oranı %90’ın Altında Olan Malul ve Engellilerin ÖTV İstisnasından Yararlanması

Engellilik Oranı %90’ın Altında Olan ve Sadece Taşıtı Bizzat Kullanabilecek Malul ve Engellilerin ÖTV İstisnasından Yararlanmasına ilişkin Düzenlemenin İptali - AYM Bireysel Başvuru - Emsal AYM Kararı - Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru - Kayseri Vergi Avukatı - Av. Zülküf Arslan Hukuk Bürosu

Engellilik Oranı %90’ın Altında Olan Malul ve Engellilerin ÖTV İstisnasından Yararlanması

AYM Kararı – Değerlendirme

İtiraz Konusu Kural

İtiraz konusu kuralda, engellilik oranı %90’ın altında olan malul ve engellilerden sadece satın alınan taşıtı engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yaptırmak suretiyle kullanabileceği sağlık kurulu raporuyla belgelendirenlerin taşıtların ilk iktisabı sırasında uygulanacak özel tüketim vergisi istisnasından yararlanabileceği öngörülmüştür.

Başvuru Gerekçesi

Başvuru kararında özetle; itiraz konusu kuralla %90 oranından daha az derecede malul ve engelli olanlardan araç alımlarında sadece engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yaptırmak suretiyle bizzat sürücü olma imkânına sahip olanların özel tüketim vergisi muafiyetinden yararlanabileceğinin öngörülmesinin devlete yüklenen engellilerin korunmalarını ve toplum hayatına uyumlarını sağlayıcı tedbirlerin alınması şeklindeki pozitif yükümlülükle çeliştiği, bu durumun sosyal devlet ve eşitlik ilkelerini ihlal ettiği, engelli haklarının korunmasına ilişkin milletlerarası antlaşmalarla bağdaşmadığı belirtilerek kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Kuralla, engel durumu itibarıyla engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yardımı olmadan taşıt kullanmayacak durumda bulunan ve dolayısıyla satın alınan taşıtı sadece engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yaptırmak suretiyle kullanabileceği sağlık kurulu raporuyla belgelendirilen malul ve engellilerin özel tüketim vergisi istisnasından yararlandırılmasının amaçlandığı anlaşılmıştır.

Öngörülen kuralla, engel durumundan dolayı hakkında sürücü belgesi alamayacağına ve dolayısıyla herhangi bir taşıtı -engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yardımıyla dahi- kullanamayacağına yönelik olarak karar alınan malul ve engellilerin söz konusu istisnadan yararlanamamasına yol açılmaktadır.

Bu itibarla engelliler için öngörülen vergisel avantaja ilişkin şartların belirlenmesinde kanun koyucunun takdir yetkisi bulunmakla birlikte engellilik oranı %90’ın altında olan malul ve engellilerden sadece satın alınan taşıta, bizzat kullanmak amacıyla engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve engellilerin özel tüketim vergisi istisnasından yararlanabileceğini öngörmek suretiyle engellilik oranı %90’ın altında olmakla birlikte taşıt kullanabilmeleri için gerekli fiziksel ve zihinsel yeterliliğe sahip olmayan ve bu nedenle sürücü belgesi alamayan malul ve engellilerin kişisel durumlarının gözetildiğini söylemek mümkün değildir. Bu kapsamda kuralın sosyal devlet ilkesi bağlamında devlete yüklenen engellilerin korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirleri alma şeklindeki pozitif yükümlülüğe aykırı olduğu değerlendirilmiştir.

Ayrıca engellilik oranı %90 altında olan ve engel durumu nedeniyle hakkında sürücü belgesi alamayacağına ve dolayısıyla herhangi bir taşıtı -engelliliğine uygun şekilde hareket ettirici özel tertibat yardımıyla dahi- kullanamayacağına yönelik karar alınan malul ve engellilerin söz konusu özel tüketim vergisi istisnasından yararlandırılmamasının nesnel ve makul bir nedeninin bulunmadığı, kuralla öngörülen farklı muamelenin eşitlik ilkesini de ihlal ettiği sonucuna varılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralın Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

Ceza davalarında ve hukuk uyuşmazlıklarında gerekli başvuru veya itirazların zamanında ve usulüne uygun yapılması açısından alanında uzman bir avukattan hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Yargılama sırasında herhangi bir mağduriyete ve hak kaybına uğramamak için güncel mevzuat ve yargı kararlarının takip edilmesi önem arz etmektedir. 

Alanında yetkin Kayseri Avukat kadrosu ve 15 yılı aşkın deneyimi ile Zülküf Arslan Hukuk Büromuz, savunma hakkını ve hak arama özgürlüğünü temin ederek Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başvuru sürecinde taraflara hukuki yardım sunmaktadır. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başvuru sürecinde herhangi bir mağduriyete veya hak kaybına uğramamak için gerekli başvuruların zamanında ve usulüne uygun yapılması büyük önem arz etmektedir. Bu süreçte, alanında uzman bir avukattan hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Zülküf Arslan Hukuk Bürosu olarak; Yalçınkaya Kararı başta olmak üzere AİHM kararlarının Türkçe çevirilerini yapan Eski AİHM Hukukçusu Dr. Orhan Arslan koordinatörlüğünde müvekkillerimize Anayasa Mahkemesi ve AİHM başvurusunun yanı sıra emsal AYM ve AİHM Kararları çerçevesinde yeniden yargılama başvurusu hususunda da hukuki destek vermekteyiz.

Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’ne başvuru yapmak ve süreci takip etmek için bir avukat arıyorsanız 15 yılı aşkın deneyimi ile avukat kadromuzdan dava süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile başvuru ücret ve masrafları konusunda ön bilgi alabilir; detaylı bilgi ve tüm sorularınız için bizimle iletişime geçebilir veya yüz yüze görüşmek için Zülküf Arslan Hukuk Büromuzu ziyaret edebilirsiniz.